DİĞER
“Savcı’nın Belediye Başkanı’nın zafer duvarındaki o kanlı, irrite edici, öldürmeyi neredeyse yücelten av fotoğraflarına bakarken duvarın orta yerine asılmış aynada yüzünü gördüğü, hem mağdur hem de fail olacağını işaret ederek bize de insanlığımızı, bazen doğru olsak da bazen eğri de olabileceğimizi hatırlatan o sahne – insanları iyisiyle kötüsüyle sevebileceğimizi ama saf kötüyü ne olursa olsun sevemeyeceğimizi, saf kötülüğü anlayamayacağımızı da idrak ettiren...”
"Evet, bu kitap için bir üslup geliştirdim. Bağımsız müziğin göreliğini anlatabilmek için böyle bir yönteme ihtiyaç duydum. Eğer caz tarihi ya da ’90’ların punk’ını yazacak olsam böyle bir üslup kullanacağımı hiç zannetmiyorum."
"İnsan-merkezci yaklaşırsak elbette Korona bir felakettir ama ‘çevre-merkezci’ yaklaşırsak, Korona bir ‘fren’ ve ‘dezenfektan’, bir çıkış arayışıdır. İnsan denen zararlının kendisine yaptıkları karşısında Korona, doğanın bir çıkış yolu bulma çabası..."
Yarın Yarın, yayımlandığı tarihte çok ilgi görmesi bir yana, cinsellikle ilgili içeriğine yönelik ithamların aksine ne Seyda’nın ne de Aysel Alsan’ın cinsel özgürleşmesi, bu anlamda bir aydınlanma yaşamasına dair bir şey söyler
On yıl aradan sonra ikinci şiir kitabı Tabiat Abi ile, okuru şiiriyle karşılayan Burak Acar'ın ve son şiir kitabı Dramatik İyileşmeler ile Ömer Şişman'ın içeriklerine bakmaya ve “yeni”nin ne olabileceğine dair fikir yürütmeye çalışalım
Tayfun Pirselimoğlu'nun son filmi Yol Kenarı, etkileyici mekân kullanımına ve kadrajlarına karşın, akıcılık ve ritim açısından yönetmenin eski filmlerini aratıyor
Sıdıka Özdil: Bence edebiyat müzikle iç içe ve dahası bizlerin sanata bakış açısını çok genişleten ve her zaman müziğimizde kullanacağımız sanat disiplini olduğu için, olmazsa olmazımız…
Yerli ve millî olanı fiziksel olarak inşa etmeye soyunan her iktidar, inşaat daha bittiği anda bir tuhaflık olduğunu sezer. Çünkü hayata geçirdiği yapı, hayalindeki yapı değildir
Buz. Mevsimler yok oluyor. Kaynaklar yok denecek kadar azalıyor. Yaklaşmakta olan buz çağı, bildiğimiz dünyanın sonunu hazırlayacak büyük yıkımın tetikleyicisi oluyor. Bu iklimsel gelişmenin yanı sıra dünya büyük bir kaosun tehdidi altında
Yavuz Turgul, Yol Ayrımı'nda bugüne kadar kamerasını tuttuğu hayatlardan farklı bir dünyayı göstermeye çalışıyor. Ne var ki film, yaşama direncinin iyileştirici etkilerine tanıklık etmemizi sağlayacak güçlü bir dil kuramıyor
Güvenilmez ve tekinsiz olanı gotiğin imkânlarıyla görünür kılan Flannery O’Connor’ın roman ve öyküleri, aklın ve inancın kozlarını paylaştığı bir zemine evsahipliği yapar çoğunlukla...
Gotik anlatı türünün ciddiye alınmadığı, gerçek bir anlatı biçimi olarak kabul görmediği dönemde, yazar hakkında çıkarılan cadılık söylentileri, politik bir yaftalama tavrını temsil ediyor
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.